fix 2 Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • fix 2
    f. 1. tamir etmek. 2. (sabitleştirecek bir şekilde) takmak, yerleştirmek. 3. (tarih, miktar v.b.´ni) kararlaştırmak, tayin etmek. 4. (kahvaltı/öğle yemeği/akşam yemeği) hazırlamak. 5. (saçını) yapmak. 6. (filmin) fiksajını yapmak. 7. k. dili şike yaparak (maçın) sonucunu tayin etmek; rüşvet yedirerek (mahkemenin) sonucunu tayin etmek. 8. k. dili gününü göstermek, hakkından gelmek, çanına ot tıkamak.